Türk edebiyatında tarihi romanın ilk örneklerini Tanzimat'tan sonra görmeye başlarız. Türün öncülüğünü Namık Kemal ve Ahmet Mithat Efendi yaparlar. Ahmet Mithat'ın tarihi bir fon olarak kullandığı romanlarının yanında Namık Kemal, Cezmisi ile Türk tarihinin parlak yıllarına uzanır. II. Meşrutiyet'ten sonra değişmeye başlayan tarih anlayışıyla beraber tarihi Türk Romanlarında da Türkçü bir bakış açısı hakim olmaya ve konular zenginleşmeye başlar. Türk ve dünya Tarihi açılarından çok önemli bir olay olan İstanbul'un fethi ve bunun mimarlarından Fatih Sultan Mehmet müstakil olarak ilk kez romanlara konu olur. Moralizade Vassaf Kadri'nin Birinci Dünya Savaşı yıllarında yayımladığı Şimal Rüzgarı Türk edebiyatında bu konuyu ele alan ilk roman olması açısından önemli bir yere sahiptir.
Romanda; İstanbul'un fethedilmesinden sonra Türklerin şehre girişi, askerin şehre hakim oluşu, asayişin ve adaletin sağlanması, gayrimüslimlerin geri dönüşü, şehrin imarı gibi gelişmeler, dönemin tarihi ve sosyal atmosferi Papaz Vesito'nun gözlemleriyle aktarılmaktadır.
